Karate camiası tek bir çatı altında toplansın
Turgay Okumuş hocamızın camiamıza seslenişi dikkat çekici. Ne demiş bir okuyalım mı?
Ankara Bölgesi Katana Spor Karate antrenörlerinden Turgay Okumuş, 30 yılını Karate'de, 24 yılını basın sektöründe geçirmiş bir kardeşiniz olarak camiamızda bazı gerçekleri paylaşmak istedim.
Camiamıza çok önemli bir çağrıda bulunmak istiyorum. Çevremizden edindiğimiz bilgiler, aldığımız duyumlar ve yaptığımız analizlerimiz sayesinde seçimi Ercüment Taşdemir hocamızın kazanacağını söyleyebiliriz. Bunu dilerseniz 22 Ekim’de bu gerçekliği görebilirsiniz. Seçime sayılı günler kala öncesinde bunu kabul edip bu sayılı günler içerisinde ya da hemen bir yanlışı düzeltirseniz, Karate camiamız için çok daha hayırlı olacak görüşündeyim. Şu sayılı günler beklendiğinde seçimi bir taraf kaybetmiş olacak ve sizi destekleyen bir kesme değerli antrenör arkadaşlarımızı her iki tarafta da karate camiasının çok iyi yerlere gelmesini düşünen insanlar olduğu için bir tarafı zan altında bırakmak gibi bir şey söz konusu olacak.
Ben de diyorum ki, bu süreç içerisinde eğer Cenk Hilmi Kılıç evet camianın büyük bir bölümü Ercüment Taşdemir'i desteklediği için biz seçimden çekiliyoruz derse, bu camiamız için çok daha hayırlı olur. Böylece Karate camiası tek bir çatı altında toplanmış olur. Bakanlıkta da çok büyük bir prestij kazanmış oluruz. Böylece Edirne'den Van'a, Sinop'tan Antakya'ya kadar Türkiye'nin dört bir tarafından bu konuda liyakat sahibi birçok insan federasyonun bünyesinde değerlendirilmiş olur. Yine bu başkan adayları bir yerlerde olmak istiyorsa oturup konuşurlar, birlikte bir şeylere karar verirler. Yönetimlerde olmak isteyenler varsa yönetimlerde olurlar. Tek bir çatı altında toplanmış olmak çok daha güçlü bir karate camiası olduğumuzu gösterir. Ama 22 Ekim’i bekleyelim seçim olsun, bir taraf kazansın istiyorsanız, o zaman bir taraf kaybetmiş olacak, o kaybedecek taraf şu an ki duyumlarımız, resmi rakamlar Ercüment Taşdemir karşısında kaybetmiş olacak. Şu an duyumlarımız izlenimlerimiz yaptığımız analizlerimiz bundan ibaret, hani ne duyum almış olabilirsin ki ne çevren vardır ki ne biliyorsun ki, gibi düşünen hocalarımız abilerimiz ve velilerimiz olabilir.
Hatırlatmak isterim ki, karate olimpiyatlara giderken, sizler Japon Büyükelçiliği ile görüşürken oradaki ivasatakafi de bizim sporcularımızdan biriydi. Slovenya'ya gidildiğinde oradaki müsteşar bizim velilerimizden biriydi. Nerde ne zaman hangi tanıdıklarımızla karşılaşırsınız bilmiyoruz. Ama şunu söyleyeyim ki bugüne kadar camiadaki arkadaşlarımızda beni bu konuda onaylayacaktır diye düşünüyorum. Ben hiçbir zaman makam mevki için bir tarafı desteklemedim. Aslan Abid Uğuz’a oy verdiğimiz zaman bazı arkadaşlarım sen neden bir yerde yoksun dedi. Ben bir yerde olmak için oy vermediğimi söyledim. Bana verilen sözlerin gerçekleşeceği için oy verdim. Ancak bana verilen sözler gerçekleşmediği için de 6 ay sonra 3 delegemizle birlikte notere gidip tasdikli bir şekilde noterde geri aldığımızı söyledim. Bu sonucu değiştirmedi belki ama camiamıza karşı vicdanımızı rahatlattık.
Biz bazı projelerden bahsetmiştik karate camiasını çok ileri seviyeye taşıyabilecek bazı projeleri dile getirmiştik. Baktık ki bizi adam yerine koymuyorlar, biz de kulübümüze döndük. Hiçbir zaman bir yerlere gelebilmek adına bir şeylere ortak olabilmek adına bulunduğumuz çevremizi kullanmadık. Ama bulunduğumuz çevremizi karate camiasının iyiliği adına kullanmaya çalıştık. Mesela Aslan Abid Uğuz’la TRT ziyaretimiz oldu. Türkiye şampiyonasının Karate Seri A'nın canlı yayınlanması için TRT'de yaptığımız görüşmeler oldu. Gönül isterdi ki Ömer Faruk Yürür, Nuri Kılıç, Sudenur Aksoy ve diğer kardeşimiz gibi milli sporcularımızın o dünya şampiyonasında heyecanını da TRT’de sizlerle paylaşıp Türkiye'de karatenin yaygınlaşması için, elimize hazır fırsat geçmişken, canlı yayınlarla karateyi biraz daha tabana yayabilirdik. Ama bizimle herhangi bir görüş alışverişinde bulunmadı değerli yöneticiler.
Benim camiadan talebim tek bir adayla Ercüment Taşdemir ile girilmesi ve bakanlığın gözünde karate camiası birleşebiliyormuş izlenimi ile camiamızın prestijini arttırmak adına çok daha yüksek bir liyakatli yeni bir federasyonla yeni bir sayfa açalım diyorum. Bu iş bu kadar zor değil, birleşmek bu kadar zor değil, tek bir çatı altında toplanmak bu kadar zor değil. Yanlış hatırlamıyorsan Rahmetli efsane Başkan Esat başkanın tek başına girdiği seçim vardı diye düşünüyorum. Bu sonrasında daha büyük prestijli sportif anlamda başarılara da dönecektir. Liyakati ön plana çıkaracak federasyonun oluşumunda daha faydalı daha yararlı olacağını düşünüyorum.
O yüzden Karate camiası tek bir çatı altında toplansın ve bugünden sonra camiamızı daha üst seviyelere taşıyacak projelere genç kardeşlerimizin akademisyen hocalarımızın sözlerine duayen hocalarımızın tecrübelerine kulak asarak daha iyi yerlere gelinsin.
Türk karatesinin gelişmesi için bizler geçmiş dönemde desteğimizi açıkladığımız söylediysek bir şeyler yanlış gittiğinde de desteğimizin noterden tasdikli olarak geri çektiysek şimdi kalite camiasına hizmet etmek adına bu birleşme çağrısını yapıyorum.
Bence Cenk Hilmi Kılıç hocamız "Karate camiamızda birlik ve beraberliği kuracaktır. Koltuk sevdamız yok, amacımız karate camiasına hizmet etmek" diye düşünüyorsa gerçekten o zaman madem koltuk sevdamız yok seçimde de birbirlerine bağlı bir camia izlenim yaratarak daha prestijli bir görünüm kazanmak ve gerçeklerle yüzleşiriz ya da gerçekten yüreğimizi ortaya koyar birlikte beraberliğimizi tüm camiaya gösteririz tüm spor kamuoyuna gösteririz farklı bir camia olduğumuzu, saha içerisinde birbirimize sarılabilecek bir camiye olduğumuzu bence göstermenin zamandır diye düşünüyorum.